Kosova'daki Reçak Katliamı'nın üzerinden 25 yıl geçti

Kosova Cumhurbaşkanı Vjosa Osmani, Meclis Başkanı Glauk Konjufca ve Başbakan Albin Kurti, katliamın 25. yıl dönümü vesilesiyle Reçak köyündeki anıt mezarda gerçekleştirilen anma törenine katıldı. 

15 Ocak 1999'da 45 Kosovalı Arnavut, Ştimle Belediyesine bağlı Reçak köyünde, “Kosova Kurtuluş Ordusuna (UÇK) yardım ettikleri” gerekçesiyle Sırp ordu ve paramiliter birliklerince vahşice katledildi. Bunlardan 24 erkek toplu halde “Gropa e Bebushit” olarak bilinen mevkide yakın mesafeden kurşuna dizilerek öldürülmüştü. 

Cumhurbaşkanı Osmani, katliamın 25. yıldönümünde, bu 'korkunç suçta' öldürülen masum siviller için adalet talep etti. Osmani, "Burada sadece Milosevic'in soykırımcı rejiminin kurbanlarına saygı göstermek için değil, aynı zamanda adalet çağrımızı tekrarlamak için bulunuyoruz. Adalet, barışa, özgürlüğe anlam katar ve uzlaşma için gereklidir" dedi. Reçak'taki katliamın Kosova sorununu uluslararası bir sorun haline getirdiğini vurgulayan Osmani, Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vučić'in rejiminin, katliamı inkar etmesinin yanı sıra, savaşta ölen çocukların mezarlarına çiçek koyanları tutuklayıp işkence yaptığını söyledi. 

Kosova Başbakanı Albin Kurti ise Reçak Katliamı'nın uluslarararası kamuoyu ve dünya diplomasisini şok ettiğine işaret ederek, "Katliam, Sırbistan'ın Kosova'daki soykırımını durdurmak için NATO'nun askeri müdahalesini zorunlu kıldı. Reçak Katliamı gerçekleştiğinde, Kosova'daki AGİT misyonunun lideri Büyükelçi William Walker buraya, köylülerin yanına gelmiş ve gerçeği söylemiş, bunun bir katliam ve insanlığa karşı suç olduğunu belirtmişti. Biliyoruz ki gerçek, diktatörlerin ve şovenistlerin en büyük düşmanıdır, bu yüzden Büyükelçi William Walker bugüne kadar Sırbistan'da en çok saldırıya uğrayan ve en çok nefret edilen kişi olmuştur. Sırbistan'da hala otoriter bir rejim hakim. Dönemin enformasyon bakanı da halihazırda Sırbistan'ın Cumhurbaşkanı" dedi.

"Reçak Katliamı" kitabı

Dönemin Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) Kosova Misyon Şefi William Walker, birçok medya temsilcisiyle katliamdan bir gün sonra köyü ziyaret ettiği sırada gördüklerini “Hayatımdaki en üzücü olay” olarak nitelendirmiş, “Gördüğüm kadarıyla bir katliam ve insanlık suçuyla karşı karşıya olduğumuz aşikardır.” ifadelerini kullanmıştı.

Walker’in Reçak'ta yaptığı açıklamalar, dünya basınında geniş yankı uyandırmış ve katliamdan yaklaşık 2 ay sonra Mart 1999'da NATO’nun Sırbistan ve Kosova’daki Sırp birliklerine yönelik havadan ve karadan müdahalesi başlamıştı.

Walker, şu sıralarda Kosova hükümetinin desteğiyle Reçak Katliamı'nın tanığı olarak kendi deyimiyle “Öteki dünyaya gitmeden önce” katliamda gördükleriyle ilgili bir kitap hazırlıyor.

Katliamın üzerinden 24 yıl geçmesine rağmen Birleşmiş Milletler Kosova Misyonu (UNMİK) yargıçlarınca olayla ilgili sadece Sırp polis memuru Zoran Stojanoviç, 15 yıl hapis cezasına mahkum edilmişti.

Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic, Reçak Katliamı'nı "kurgu" olarak nitelendiriyor.

Kosova'daki savaşın yaşandığı 1998-1999 döneminde çoğunlukla Arnavut olmak üzere 10 binden fazla Kosovalı öldürüldü ve 1 milyonunun üzerinde farklı etnik gruplardan Kosovalı evlerini terk etmek zorunda kaldı.

17 Şubat 2008'de bağımsızlığını ilan eden Kosova’yı 100 civarında ülke "bağımsız bir devlet" olarak tanırken; Sırbistan, Kosova'yı hala kendi toprağı olarak görmeye devam ediyor.

İki ülke arasındaki ilişkileri normalleştirmek üzere AB'nin arabuluculuğunda başlatılan diyalog süreci ise sık sık yaşanan krizler nedeniyle henüz somut bir netice veremedi.

Balkan News / AA