Kanuni Sultan Süleyman'a atfedilen duygusal sevdalinka: "Ne İstanbul, ne imparatorluk... Saraybosna'ya üzülüyorum"

Osmanlı döneminde Avrupa’nın önemli merkezlerinden biri haline gelen Saraybosna, en güzel eserlerine Kanuni Sultan Süleyman döneminde kavuşmuş, onun döneminde Saraybosna, “kasabadan şehre dönüşmüştü”.
Saraybosna’nın sembolleri olarak algılanan eserlerin büyük çoğunluğu Kanuni Sultan Süleyman döneminde yapılmış, Sultan Süleyman’ın geniş araziler bağışlayıp geniş yetkilerle Bosna Sancak Beyi olarak atadığı Gazi Hüsrev Bey, şehrin ikinci kurucusu olarak anılmaya başlamıştı.
Kanuni Sultan Süleyman’ın halasının oğlu olan ve serhad boylarında ve harp sahalarında elde ettiği başarılarla ‘gazi’ ünvanı alan Gazi Hüsrev Bey, gaza ile elde ettiği gelirleri Saraybosna’nın inşasına harcamış ve şehri Avrupa’nın en önemli merkezlerinden biri haline getirmişti.
Sultan Süleyman’ın Saraybosna’ya olan ilgi ve sevgisi, Boşnak halkının tarihine iz bırakan önemli kişi ve olaylara ışık tutan geleneksel halk şarkıları sevdalinkalarda da işleniyor. Kurgusal olarak Sultan Süleyman’ın ölüm dönemini resmeden sevdalinkada sultanın Saraybosna’ya olan aşkı şu şekilde işleniyor;
Hasta oldu Sultan Süleyman, aman padişah
Şehr-i ramazanın yedinci gününde,
Evladı İbrahim sordu ona,
Ey babam Sultan Süleyman,
Öleceğin için üzülüyor musun?
İmparatorluğu ve İstanbul’u bırakıp gideceğin için üzülüyor musun?
Sultan Süleyman cevap verdi, aman padişah,
Ey benim genç evladım İbrahim,
Öleceğime üzülmüyorum,
Ne imparatorluktan ne de İstanbul’dan ayrılacağıma
Bir tek Saraybosna’dan ayrılacağıma üzülüyorum, Bosna’dan ayrılacağıma
İbrahim H. Aydoğan – Balkan News