Yeni Yüksek Temsilci, Sırp lider Dodik'i azledecek mi?

Bosna Hersek 01.09.2021, 12:33 01.09.2021, 14:10
Yeni Yüksek Temsilci, Sırp lider Dodik'i azledecek mi?
© AA

Bosna Hersek'te kısa bir süre önce göreve başlayan Yüksek Temsilci Christian Schmidt'in ne kadar etkin bir rol üstleneceği konuşulmaya devam ederken, olağanüstü "Bonn Yetkileri" arasında devlet başkanını görevden almak da bulunan Alman diplomatın, bu yetkisini Sırp lider Milorad Dodik aleyhine kullanıp kullanmayacağı da gündeme geldi.

Bölgenin en etkili köşe yazarlarından Dragan Bursaç, Radiosarajevo.ba için kaleme aldığı yazısında, "Dodik kendi çıkarları uğruna Bosna Hersek'i yıkmaya ve Sırp Cumhuriyeti (RS) entitesi üzerinde ekonomik soykırım yapmaya devam ederken Schmidt elini kolunu bağlayıp oturacak mı?" sorusunu yöneltti.

22 yıl önce dönemin yüksek temsilcisi Carlos Westendorp'un aşırı milliyetçi ve radikal Sırp siyasetçi Nikola Poplaşen'i RS Başkanlığı görevinden azlettiğini anımsatan Bursaç, o dönem bunu ilk destekleyen isimlerin başında Milorad Dodik'in geldiğini kaydetti.

O dönemde aşırı milliyetçi Poplaşen'in, Dodik'i RS hükümetini kurmakla görevlendirmediği için görevden alındığını hatırlatan Bursaç, Dodik'in o günden farklı olarak bugün ayrılıkçı söylemleri savunan, aşırı milliyetçi ve radikal bir politika izlemesini ise "ironi" olarak nitelendirdi.

13 Mart 1999'da başlayan o ironinin bugün de sürdüğünü kaydeden Bursaç, Dodik'in geçen 22 yıl içinde belki de Poplaşen'den daha büyük bir ırkçıya dönüştüğünü kaydetti.

Dodik'in soykırımı inkar etmekten savaş suçlularını ödüllendirmeye, soykırım ve savaş suçları ile alay etmekten ezana hakarete ve son olarak da maaş aldığı Devlet Başkanlığı Konseyini boykot etmeye kadar şüphesiz Bosna Hersek'teki barış ve istikrara en çok zararı veren isim olduğunu savunan Bursaç, Dodik'in azledilmesini talep etmenin ise en mantıklı hareket olduğunu ifade etti.

Dodik'in yukarıda saydıkları dışında "tüm devleti esir ettiğini" de kaydeden Bursaç, bunlara rağmen Sırp liderin cezalandırılmadığını ve kendisine şımarık bir çocuk gibi davranıldığını ifade etti.

İlk olarak Konseyin Boşnak üyesi Şefik Dzaferoviç'in (Caferoviç) "Dodik'in azledilip edilmeyeceği" sorusunu haklı olarak gündeme taşıdığını aktaran Bursaç, Dzaferoviç'in yetkisini kullanması için Yüksek Temsilci Schmidt'e çağrıda bulunduğunu belirtti.

"Yeni Dodik" aranıyor

Dodik'in eski Sırp Çetnik Poplaşen'den çok daha kötü şeyler yaptığını savunan Bursaç, Poplaşen'in o dönemde sadece entite başbakanını görevlendirmediğini, oysa Dodik'in bugün tam anlamıyla Bosna Hersek’in işlevsel bir devlet olmasına engel olduğunu vurguladı.

Dodik'in yanında Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vuçiç ile Hırvatistan Cumhurbaşkanı Zoran Milanoviç'in de yer aldığını kaydeden Bursaç, Hırvat liderin "(Bosna'daki) Sırp entitesi yıkılamaz" çıkışı ile aslında kendi iç politikasında puan toplamayı amaçladığını ifade etti.

Sırp Ortodoks Kilisesi'nde (SPC) de Dodik'ten daha Çetnik, daha çok şiddet yanlısı fikirlere sahip, aynı zamanda kaçakçılıkla adı daha az anılan ve söz dinleyen yeni bir ismin arandığı söylentilerinin dolaştığını ifade eden Bursaç, Sırbistan basınının da uzun zamandır Nenad Stevandiç ismine işaret ettiğini ve Stevandiç'in "olması gerektiği kadar Çetnik olduğunu" yazdığını belirti.

Dodik'in tüm bunları bulunduğu konumu korumak ve Sırp dünyasındaki etkisini sürdürmek adına yaptığının altını çizen Bursaç, bu yüzden de Milanoviç, Recep Tayyip Erdoğan ve Viktor Orban gibi isimlere ihtiyaç duyduğunu kaydetti.

Sırp dünyasının yeni bir Dodik için işe alım ilanına çıktığını kaydeden Bursaç, yenisi bulunana kadar ise mevcut olana (Dodik'e) Bosna Hersek'e elinden gelen en büyük hasarı verme imkanı tanındığını da ifade etti.

Dodik'in de bunun farkında olduğunu ve Sırp dünyası ile Vuçiç'e hala faydalı bir oyuncu olduğunu göstermek istediğini kaydeden Bursaç, birilerinin tüm olup biteni bir an önce Yüksek Temsilci Schmidt'e iletmesi gerektiğini, zira Dodik'in elinde ateşle Bosna Hersek denilen kuru samanların etrafından dolaştığını ifade etti.

BalkanNews

Yorumlar (0)